6 Haziran 2012 Çarşamba

Yürümek;ÖZGÜRLÜKTÜR...

5. Ayımızdan sonra yürüteç sorularıyla başladı yürümek için telaşımız...

Acaba yürüteç kullanmalı mı,kullanmamalı mı?

  Yapılan araştırmalara göre doktorlarımız kesinlikle kullanılmamalı;yürümeyi geciktirmekte,bebeğin ayak yapısını bozabilmekte gibi bi çok olumsuzluk belirtmekte....

  Ama eskiler göre hatta çok eski değil 3-4 yaşında çocuğu olanlara göreyse "Amaaan n'olcak hep kullandık yürüteç bişey olmaz" demekte...

  Bizde 5.ayımızın sonuna yaklaşırken sınırlı olarak deneyelim dedik yürüteci! Sadece Paşamız uyanıp hazır olan yemeği ısıntana kadar 5-10 dk.sürelerde... Ama baktık ki bizimkinin boyu yürüteci aşar olmuş kaydırak gibi kullanmaya başlamış (az ilerler ayaklarını kenarlarına dayar kayardı) e bi de emeklemek için bi çaba yok bıraktık bizde sınırlı zamanlı yürüteci!




  Çok geçmeden emekleme geldi... Ardından tutunarak kalkma... Kalktığımız yerden karşıya geçemedik 1-2 ay boyunca;cesaretemizi toplayamadık bi türlü...Durduğumuz yerden yavaşça oturduk,hedefe emekledik yine orada tutunarak kalktık...


  Ama bu sırada annişle babiş hiç pes etmedi bel ağrıyana kadar iki eli tutup evi dolaşıp durduk,kovalamaca oynadık... Ve nihayet insanın hayal ettiği sonunda "o minicik koldan tutup gezdirme"sahnelerini yaşamaya başladık :)


  Doğum günümüzü kutlamaya gittiğimiz anane-babanne gezmesinde baktık ki Barış Bey imiz koltuktan koltuğa geçer olmuş pür neşe!.... Bir hafta sürekli düşmeler moraran alın kızaran yanak derkeeen 28 nisan özgürlüğe yürüyüş başlamış! Barış'ımız evin içinde kendi kendine gezer olmuş... llk hafta çok zorluydu hem onun hem de bizim için; bodozlama gitmeler her yere takılıp düşmeler kapıyı kestiremeden ilerlemeler ve sürekli bi yerlere vuran minik kafa!


 Şimdi mi hala tutunadan kalkamasakta dilediğimiz anda istediğimiz odaya gidiyoruz korkusuzca...


  İlgimizi çeken taşıyabileceğimiz ne varsa taşıyoruz istediğimiz yere...


   Odası değişen kumandalar,
   Biri yatak odasında biri oturma odasında olan patikler,
   Mutfaktan alınıp biri oturma odasında yere diğeri salonda sehpaya bırakılan kaşıklar,
   Oyuncaklar arasına sokulan telefonlar,
   Televizyon arkasına konulan oyuncaklar,çoraplar...  
   Ve daha neler neler...


    Ev mi dağınıkmış? Kime ne! Biz dağınıklığımızla mutluyuz :)


    Barış mı yapmış? OH NE GÜZEL... Çok şükür ki OĞLUŞUMUZ YÜRÜYEBLİYOR :)

Allah ın oğlumuza zamanında verdiği lütfun tüm bebişlerin zamanında yaşayabilmesi ve kimseden geri alınmaması umuduyla...


  Dağıt oğlum sen evimizi;yürürken o gülen gözlerin daha da parlıyo :)


                                                                            Seni çok seviyoruz annecim :))))




 














Hiç yorum yok:

Yorum Gönder